4 Ekim 2009 Pazar

bir, iki, üç, dört, beş.



1) Rüzgar herşeyi ama herşeyi balkondan aşağı atmaya başladı. Mandal, t shirt, şort, kaşık, oyuncaklarının hemen hepsi, ve de taşıyabileceği herşey. 2. katta oturuyoruz. Alt komşumuz, atma hizasına gelen alt komşumuz, 3 yaşındaki torununa bakıyor. Sabır ve anlayış buradan geliyor, Rüzgar' ı tabiki çok seviyorlar, tabiki ben de çok seviyorum, ama "atma Rüzgar" deyince getirip bana veren bebeğimi istiyorum, mümkün mü??? Cevabı biliyorum. Büyüyor. Kendini yaşama derdinde. Sınırlarını genişletiyor ve nereye kadar genişleyebildiğini anlamaya çalışıyor. "Hayır,atma,vs." dememem lazım. Güzel, başarıyorum dememeyi,atacağını anladığım anda dikkatini dağıtarak balkondan uzaklaştırıyorum. Ama yoruluyorum.

2) Rüzgar sokakta gördüğü bütün motorsikletlerin tepesine çıkmak istiyor. Babası ile gezmelerde problem yok, ama ben biraz kötü hissediyorum kendimi, motorsikletin sahibini tahmin etmek için sağa sola bakıp, ya kusura bakmazsınız değil mi, çocuk binmek istiyor da falan derken.Her zaman bindirmiyorum, sıklıkla dikkatini dağıtıyorum, ama bazen de eğlensin istiyorum. Yoruluyorum.

3) Rüzgar evde açabileceği her yeri açıp içindeki herşeyi çıkarıp sıkılıncaya kadar elinde taşıyıp, sıkılınca da oracıkta bırakıyor. Örnek: mutfakta çorap, odasında cezve, banyoda tabak. Hadi beraber yerine koyalım vs. Yoruluyorum.

4) Rüzgar' ın dolabı açıp içinden kıyafetleri seçebileceği ebatlarda, Monressori + annelik felsefemden ötürü bize en az ihtiyaç duyacağı şekilde dizayn edilmiş bir oda ve ev. Sonuç: Günün her saati dolabındaki herşeyi salona taşıyan bir Rüzgar, hadi geri götürelim diyen bir anne. Yoruluyorum.

5) Rüzgar' da çiş kaka ile ilgili farkındalık gelişsin, 2 yaşına gelince pat diye "hadi artık altına yapma bakiiim" demek yanlış diyerek olay esnasında bize eşlik etmesine izin verip, çiş kaka diye de bir işitsel bilinç oluşturuyoruz. Tesadüf mü bilmiyorum ama son günlerde ne zaman "çişş" dese kakalı oluyor, ve evet herşeye "çişş" diyor. Buraya kadar güzel, ama şimdi bir de klozete "sadece" çiş ve kaka yapılıp "by bye" dendiğini öğretmek gerekiyor. Tuvalet kağıdı, çorap, vs. atıp bay bay denmeyeceğini ve de.Yoruluyorum.

5 yorum:

Köpürcük dedi ki...

Annelik zor zanaat.. O kadar yoruluyorsun ki gün boyu ve bu her gün öylesine tekrar ediyor ki oturup ne kadar yorulduğunun farkına varmaya bile fırsat, zaman kalmıyor.. ve düşününce.. her şeye biraz ara, bir kaç gün tatil, hatta birikince herşeyden vazgeçiş..

Dinlenemesekte.. Birileri dinlesin bizi : )

Ben bunları yazarken kızım gazeteliği boşaltmış gidip toplamalı anne..

Iraz dedi ki...

Evet tam olarak bu işte söylemek istediğim..
Arada uzun uykular ve de değil mi..

Köpürcük dedi ki...

evet evet uyku : )) kesintisiz olsun 4 saat olsun yeter!

AycA dedi ki...

Bekle şekerim bekle daha da artacak.. bak dikkat et artık bitecek falan demiyorum:=)) artacağını bil ruhunu buna hazırla.. başka konular ekleniyor sorumluluklar artıyor.. sadece arada kapat devreleri süper anne olmak zorunda DEĞİLİZ!!.. off düğmene bas ve çık dışarı uzat ayaklarıonı bir bankta ve düşünme.. işe yarıyor. Sen de bir insansın.. OSHO çocuk kitabını bir okusana çok iyi geliyor :=)) rahatlıyorsun biraz
öpütm

Iraz dedi ki...

Ayçaa,
Evet artacak ama bu "bencil" duygudurumunda bir gerileme olacak, yani benim de arada haklı olduğumu kabul edeceği zamanlar gelecek değil mi yahu? Erinciğim çok uyumlu idi, güzel güzel soruyordu; aldığı cevaplara uygun ve de makul tavırlar içindeydi :))

Bir de benim de yorgun olduğum zamanlarda tahammülüm azalıyor, kendime iyi bakmam lazım o kesin..

Bu ayakları uzatma kısmına da katılıyorum, yapmam lazım, yapacağım :))

Osho, Çocuk/ Kendin Olma Özgürlüğü mü?