16 Aralık 2011 Cuma

Çocuk Kütüphanesi

Dün benim okul günüm ve okulun gezi günü idi..Toplaştık çoluk çocuk, gittik bilindik bir çocuk kütüphanesine..Çocuk kütüphanesi mi dedim..Büyükler için basıldığı düşünülen kitaplarla dolu dikdörtgen bir salonun bir ucundaki dinozor dolaba istiflenmiş (!) kitaplarla dolu kısım sanırım tabelaya çocuk kütüphanesi yazmalarının sebebi..

Derin bir nefes alıp çocukların bir beklentisi zaten yoktu, hem çocuk olmak adaptasyon becerisin, , bıdı bıdı ... dedim. Yani kendimi sakinleştirmeye çalıştım..

Ta ki kütüphane görevlisi kitapları öğretmenler seçip çocuklara dağıtacak diyene kadar. Neden dedim? Çünkü kitaplar dağılır dedi. Öğretmen alınca da dağılmaz mı dedim. Öğretmen aldığı yere koyar dedi. Çocuklar da koyarlar dedim, koymazlar , hem neden itiraz ediyorsunuz ki, hep böyle yapıyoruz dedi. O zaman hep yanlış yapıyorsunuz dedim. Öyle yüzüme baktı. Biz şimdi yanlış yapmayacağız ama, çocuklar seçecekler kitaplarını, yine kendi seçtileri bir yerde inceleyecekler, sonra da aldıkları yere bırakacaklar kitapları işleri bitirince dedim. Öyle de oldu..Görevli şaşkınlıkla izledi, 20 çocuk vardı bu gezide, çıt çıkmadı kütüphanede. Kütüphanecinin şaşırdığı sessiz olmanın kütüphanede bir gereklilik oldugu sebepleri ile açıklandığında çocukların sessiz kalabilmeleri idi..

Çünkü yurdumun güzel insanı zanneder ki; çocuk dediğin kurallara asla uyamayan bir gürültü yumağıdır, çocuk dediğin yetişkin olmadan kitap bile seçemeyecek kadar yetisizdir, çocuk dediğin oturamayan bir ortalık karıştırıcıdır ve çocuk dediğin yetersizdir..

....

Kütüphanelerle ilgili benimle aynı fikirde olanlar var, mesela Adam Olacak Minik!

Neyse neyse, hayal kuralım hadi, bizim de böyle çocuk kütüphanelerimiz olsa diye...












4 yorum:

Berna dedi ki...

Aah ah diyorum!

Yetişkinlerin "çocuk" algısına mı üzüleyim, doğru düzgün bir çocuk kütüphanemiz olmayışına mı, bilemedim...

uğurböceği dedi ki...

ha ha bende türkiye bu kadar geliştimi dedim.

yanılmamışım.

Bezen Hindistan dedi ki...

Hic sasirmadim gorevlinin yaklasimina. Ben universitedeyken bizi milli kutuphaneye almiyorlardi Ankara'da, ogrencisiniz kitaplari yirtarsiniz diye. Cok uzucu.

Iraz dedi ki...

Universitede bile!!!