29 Mart 2010 Pazartesi

aktivite



Malzemeler:
*Ağzı kapaklı bir plastik kavanoz( Steril idrar kaplarından kullandım)
*O kapağı düzgünce kesebilmek için maket bıçağı ve becerikli eller ( Kocamın ellerini kullandım)
*Boy boy ve renk renk düğmeler ( Mahalle arasında bir tuhafiyeciden aldım)

Uygulama
Ev sakin, Rüzgar sakin..Sakince bir kasede bekleyen düğmeleri kavanoz kapağına açtığınız yassı kesik yerden atmaya başlıyorsunuz, yaptığınız her yeni aktiviteye sessizce yaklaşan çocuğunuz size yaklaşıp masadaki yerini alıyor. "Ver" diyor kibarca (!) ve başlasın aktivite..Siz susun tamam mı..Aferin yok, ne şahane yaptın yok..Arada o size dönüp heyecanla "attım" diyecektir,"düme" diyecektir..Onaylayın, evet attın.."Aferin attın" değil..

Sessizlik ortağım oldu tüm aktivitelerde, dikkat süresi öyle uzadı ki, az ve öz..

Böyle..

23 Mart 2010 Salı

lazım.

Iraz aramıza dönüp işine gücüne bakar mısın dedi bir ses..

Bir ev var toplanması gereken..2 kişilikken 3 kişilik olan..Bir valizle gelinen şehri bir evle terk etmek zamanı..

Rüzgar, esnafla vedalaşmasını organize etmek lazım :)

Oyun gruplarım, bu cumartesi veda partimizde çok eğlenmek lazım..

Sağlık Bakanlığı, neden bu vedanın beni hiç üzmediğini iyi tespit etmek lazım..

Kocam, uyuması lazım..

Ben, beynimi durdurup bedenimi harekete geçirmem lazım.

Tuttuğum nefesimi bırakmam lazım.

Hayalimi gerçekleştirecek cesareti bana veren şey her ne ise ona bin teşekkür etmem lazım.

Cesaretin özü annem ve kocam, bunu da belirtmem lazım.

12 Mart 2010 Cuma

Taşınmak

Iraz:
-İstanbul...

İstanbul:
-Az kaldı

Iraz:
-Evet, bir ay sonra sendeyim, bir daha hiç ayrılmayalım olur mu..

8 Mart 2010 Pazartesi

Oğlum & 8 Mart

Rüzgar 20 aylık.Benimle bulaşık makinasını boşaltıyor, ben çamaşır asarken o mandalları veriyor, ben süpürürken o toz alıyor, beraber sebze doğrayıp çorba yapıyoruz, benimle birlikte sofra kuruyor, marketten çıkınca bir torba da o taşıyor. Duygularını belli etmekte hızla ustalaşıyor. Üzülünce baş edemezse durumla, ağlıyor.Bizim evde kimse "erkek adam" la başlayan cümleler kurmuyor..

Rüzgar 20 yaşına geldiğinde bu cümleleri hala kurabiliyor olmak istiyorum.

Not:
8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlama Programı Çerçevesinde, Yarın 13.30' da Adana Rotary Kulübü Toplum Merkezi' nde (ARTEM) , 12 Mart Cuma 13.30' da Yüreğir Toplum Merkezinde yapılacak panellerde konuşmacıyım ve 2 güncel araştırmanın sonuçlarını paylaşacağım "Kadına Yönelik Şiddet" ile ilgili..

Edit:
Bu da geçen seneden:
http://ruzgarestiustume.blogspot.com/2009/02/8-mart-kadn-sgnma-evleri.html



2 Mart 2010 Salı

Ben küçükken, Rüzgar büyürken..


Ben küçükken Bülent Ortaçgil dinlerdim, Rüzgar da dinliyor..

Ben küçükken bahçede çamurdan yemek yapar bebeklerime yedirirdim, Rüzgar bazen çamurda zıplıyor..

Ben küçükken bebeklerimin (!) üstünü örteceğim diye üstüm açık uyurdum, Rüzgar da üstü açık uyuyor..

Ben küçükken Türkçe kitabımızda aydaki tavşan (?) gibi bir öykü vardı, ayda tavşanı bir tek benim göremediğimi zanneder aydedeye küserdim, Rüzgar aydedeyi çok seviyor..

Ben küçükken kumlu elma sevmezdim, Rüzgar da sevmiyor..

Ben küçükken sessiz sakin dururdum, Rüzgar durmuyor..

Ben küçükken telefonla konuşmak sıradan birşey değildi, Rüzgar sıradan birşey zannediyor..

Ben küçükken Eti Cin yerdim, Rüzgar da yiyor..

Ben küçükken bahçeden domates toplardım, Rüzgar markette poşete koyuyor..

Ben küçükken kitap okurdum, Rüzgar da okuyor..

Ben küçükken kedim Mişa 4 yavru doğurmuştu, Rüzgar' ın kedisi yok..

Ben küçükken tavuklarımız yumurtlardı, Rüzgar buzdolabından çıkan yumurtalarla büyüyor..

Ben küçükken arkadaşlarımı çok severdim, Rüzgar da seviyor..

Ben küçükken evin tozunu alırdım, Rüzgar da alıyor..

Ben küçükken hiçbirşey için dertlenmezdim, Rüzgar da dertlenmiyor..

Edit: Tibet' in annesi tam "sobe" lik dedi, olur!!!Tibet' in annesi, Yapıncak, Alya& Maya ( Esra) ve Meripoint..Elim sizde..